8 Aralık 2024, 15:46 |
8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 275-277-278-280-281. Sayfa Cevapları Hecce Yayıncılık8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 275-276-277-278-279-280-281 Cevapları Hecce Yayınlarıİçindekiler
8. Tema Bilim Ve Teknoloji: Akıl Aydınlığında Metni Cevapları8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 275 Cevapları Hecce YayınlarıHAZIRLIK ÇALIŞMASISizce insanları diğer canlılardan ayıran özellikleri nelerdir? Düşüncelerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız. Cevap: İnsanların düşünebilmesi, karar verebilmesi, kendini geliştirebilmesi, fikir sahibi olması diğer canlılardan ayıran en önemli özelliklerindendir. 8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 277 Cevapları Hecce Yayınları1. ETKİNLİKOkuduğunuz metindeki anlamını bilmediğiniz kelime ya da kelime gruplarını aşağıya yazınız. Metindeki anlamını bilmediğiniz kelime ya da kelime gruplarının anlamını metnin bağlamından hareketle tahmin ediniz. Tahminlerinizin doğruluğunu TDK Güncel Türkçe Sözlük’ten kontrol ediniz. Anlamını öğrendiğiniz yeni kelime/kelime gruplarını sözlüğünüze yazınız. Öğrendiğiniz kelimeleri birer cümlede kullanınız. Cevap: Kelime/Kelime Grubu: Emek Kelime/Kelime Grubu: Göğermek Kelime/Kelime Grubu: Samanyolu 2. ETKİNLİKAşağıdaki sorulan okuduğunuz şiire göre cevaplayınız. 1. Şair, insan aklını neye benzetiyor? Neden? Cevap: Masmavi, sonsuz bir denize ve sonsuz gökyüzüne benzetiyor. 2. Şiirde insanların akıllarını kullanarak neler yaptıklarından bahsediliyor? Cevap: Gemi, kamyon, tren, uçak, baraj, elektrik, fabrikalar, uzay gemileri, ve bir çok araştırma. 3. “Artık tutsak değiliz yeryüzünde” dizesiyle ne anlatılmak istenmiştir? Cevap: İnsanların akıl sayesinde uzay araştırmaları yaptığını, başka gezegenleri araştırdığını anlatmak istemiş. 4. “Günden güne emekle / Daha da çiçeklenmekte dünyanın yüzü.” dizeleriyle şair ne anlatmak istemiştir? Cevap: İnsanlar emek vererek, çalışarak, akıl sayesinde dünyanın daha yaşanır bir yer olması için çalıştığını anlatmak istiyor. 5. Sizce şairin şiire yazdığı başlık uygun mudur? Siz olsaydınız bu şiire hangi başlığı yazardınız? Neden? Cevap: Bence başlık uygun. Ben olsam Akıl ve Bilim başlığı koyardım. 3. ETKİNLİKOkuduğunuz şiirin konusunu ve ana duygusunu aşağıya yazınız. Cevap: Şiirin Konusu: İnsan aklıyla her türlü bilimsel çalışma ve gelişmeyi yapmakta . Şiirin Ana Duygusu: Tüm gelişmeler ve buluşlar akıl sayesinde olmaktadır. 8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 278 Cevapları Hecce Yayınları4. ETKİNLİKAşağıdaki çizgi romanı inceleyiniz. Çizgi roman hakkındaki görüşlerinizi ve görsel yorumcunun iletmek istediği bilgi ya da düşünceyi nasıl ilettiğini yazınız. Cevap: Çizgi roman bilim insanı Azizi Sancar’ın hayatını eğlenceli ve akılda kalıcı şekilde işlemiş. Bu konu normal düz yazı şeklinde olsaydı bu kadar etkili olmazdı. Bu nedenle çizgi roman amacına ulaşmış ve bize açıklayıcı bilgiler vermiştir. 8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 280 Cevapları Hecce Yayınları5. ETKİNLİKDünyanın en zeki insanlarının hayatları ve icatları konusunda bir sunum hazırlayınız. Sunumunuzu; düşüncelerinizi mantıksal bir bütünlük içerisinde ifade edecek şekilde ve görsel, işitsel vb. destekleyici materyaller kullanarak hazırlayınız. Bir sonraki derste sunumunuzu yapmak üzere prova yapınız. Cevap: Leonardo da Vinci:
Albert Einstein:
Nikola Tesla:
Marie Curie:
Stephen Hawking:
Steve Jobs:
Sunduğu Genel Katkılar:
6. ETKİNLİKAşağıya “Akıl Aydınlığında” adlı şiirin konusu ve ana duygusundan hareketle hikâye edici bir metin yazınız. Yazdığınız metne uygun bir başlık bulunuz. Metninizi gözden geçirirken varsa metninizdeki yazım, noktalama hatalarını ve anlatım bozukluklarım düzeltiniz. Yazdığınız metni sınıfta arkadaşlarınıza okuyunuz. Cevap: AKLIN YOLCULUĞU Bir zamanlar küçük bir kasabada, Ahmet adında bir genç yaşarmış. Ahmet, her zaman meraklı, sorgulayıcı ve öğrenmeye aç biriydi. Kasabanın kütüphanesini adeta bir hazine gibi gören Ahmet, gelişen teknolojiye olan ilgisini her geçen gün daha da artırıyordu. Bir gün kasabaya, bir bilim fuarı düzenlendiğini duydu. Ahmet, bu fırsatı değerlendirmek için hemen fuara katılmaya karar verdi. Fuar, ilginç icatlar, bilimsel deneyler ve geleceğin teknolojisiyle ilgili birçok sergiyle doluydu. Ahmet, hayranlıkla etrafı gezerken, bir bilim insanının anlattığı bir konferansa rastladı. Bilim adamı, insan aklının ne kadar güçlü olduğunu ve bu gücün nasıl büyük gelişmelere katkı sağladığını anlatıyordu. Ahmet, bu konuşmadan etkilenmiş bir şekilde eve döndü. O gece, uykusuz geçirdiği saatlerde düşündü ve düşündü. Ertesi sabah, Ahmet, kasabanın küçük bir atölyesine gitti. Kendi bilim deneylerini yapmak ve yeni şeyler keşfetmek istiyordu. İlk olarak, bir sürü küçük mekanik düzenek yaparak temel bilgileri öğrendi. Ardından, elektronik devrelerle uğraşarak teknolojiye dair daha fazla bilgi edindi. Ahmet’in odası, zamanla bir laboratuvara dönüştü. Kendi bilgisayarını, robotunu ve icatlarını yapmaya başlamıştı. İlerleyen zaman içinde, kendi geliştirdiği bir robot ile kasabanın çocuklarına bilim eğitimi verdi. Bu, sadece Ahmet’in değil, tüm kasabanın bilime ve teknolojiye olan ilgisini artırdı. Kasaba, Ahmet’in liderliğinde bilim ve teknolojiye adanmış bir merkez haline geldi. İnsanların aklının gelişmelere nasıl katkı sağlayabileceğini görmek, kasabanın her yaşından insanı heyecanlandırdı. Ahmet, kendi aklının ve merakının gücünü kullanarak, kasabasını daha aydınlık bir geleceğe taşımıştı. Ahmet’in hikayesi, insan aklının merakı, öğrenme arzusu ve yaratıcılığının, gelişmelere nasıl büyük katkı sağlayabileceğini gösteriyor. Bu hikaye, küçük bir kasabanın nasıl büyük bir değişime uğradığını ve bir bireyin bilime olan tutkusunun nasıl toplumun genelini etkileyebileceğini anlatıyor 8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 281 Cevapları Hecce Yayınları7. ETKİNLİKAşağıdaki blog (ağ günlüğü) yazısını okuyunuz. Hayallerinin Peşinden Bilimle İlerleyenin Hikâyesi: Canan Dağdeviren 4 Mayıs 1985 tarihinde İstanbul’un Üsküdar ilçesinde doğmuştur. Adanalı bir anne ve Sivaslı bir babanın ilk çocuğudur. Dağdeviren, bir konuşmasında anne ve babası için; “Annem DNA gibi sarıp sarmalar. Elektron yörüngeleri gibi insanları asla ayırt etmez, asla gruplamaz. H20 kadar saftır. Ne zaman negatif durumda olsam beni proton gibi çeker. Babam ise çoğu zaman fizik kurallarına aykırıdır. (…)” tanımlamalarını yapmıştır. Aynca Caner ve Emre isminde iki erkek kardeşe sahiptir. Sevgiyi ve bilgiyi ailesinde gördüğüne vurgu yapan Dağdeviren’in bilime olan aşkı daha küçük yaşlarda başlamıştır. Bir taşı alıp onu atomlarına ayırabileceğini iddia ettiğinde, ailesi onun bilime olan merakını fark eder. Babası Marie Curie’nin (Meri Küri) hayatıyla ilgili bir kitap alır ona. Marie Curie’nin eşi Pierre Curie’nin (Pier Küri) keşfi olan piezoelektrik (malzemenin üzerine bir basınç uygulandığında bu basınçtan elektrik enerjisi üretilebilmesi) daha o anlarda ilgisini çeker. İleride malzemelerin piezoelektrik özelliğinin insan organlarında hayat bulduğu çalışmalar yapacaktır. Beş yaşlarındayken, dedesinin yirmi sekiz yaşındayken kalp yetmezliğinden dolayı vefat ettiğini öğrenir. Bu yüzden Dağdeviren, yirmi sekiz yaşına gelinceye kadar kalp hastalıklarının tedavisine yönelik çalışmalarda bulunmak ve bu konuda başarılı olmak adına kendi kendine söz verir. Kendine verdiği bu sözü de piezoelektrik aletleri kullanarak kalbin üzerine yapıştırılabilen ve kalbin atış enerjisini elektrik enerjisine dönüştürebilen giyilebilir bir kalp pili icat ederek tutar. (…) 1. Canan Dağdeviren, niçin kalp hastalıklarının tedavisine yönelik çalışmalar yapmak istemiştir? Cevap: Dedesi henüz 28 yaşındayken kalp yetmezliğinden vefat ettiği için. 2. Canan Dağdeviren’in yaptığı bilimsel çalışmalar nelerdir? Cevap: Kalp hastalıklarının tedavisi üzerine çalışmış, piezoelektrik aletleri kullanarak kalbin üzerine yapıştırılabilen ve kalbin atış enerjisini elektrik enerjisine dönüştürebilen giyilebilir bir kalp pili icat etmiştir. Pilsiz çalışan giyilebilir bir kalp çipi ve cilt kanserini teşhis eden bir cihaz geliştirmiştir. Biyolojik dili elektronik dile çevirerek vücudumuzun bize ne anlatmak istediğini çözmeye çalışan projeler geliştirmiştir. 3. Günümüz bilim insanlarından bildiklerinizi ve bunların çalışmalarını sınıfta arkadaşlarınızla paylaşınız. Cevap: Profesör Ayşe Karadeniz, günümüzde biyoteknoloji alanında öne çıkan bir bilim insanıdır. Onun çalışmaları, biyoteknoloji, genetik mühendislik ve tıp alanlarında önemli katkılarda bulunmuştur. Ayşe Karadeniz, lisans eğitimini biyoloji üzerine tamamladıktan sonra genetik mühendislik alanında yüksek lisans ve doktora derecelerini elde etmiştir. Bu süreçte, genetik materyalin manipülasyonu ve biyoteknolojik süreçler üzerine yoğunlaşmıştır. Çalışmalarının bir kısmında, genetik mühendislik tekniklerini kullanarak tarımsal ürünlerin verimliliğini artırmaya yönelik projelerde yer almıştır. Özellikle, bitkilerin hastalıklara karşı direncini artırmak ve kurak koşullara dayanıklılıklarını güçlendirmek amacıyla genetik modifikasyon tekniklerini kullanmıştır. Profesör Ayşe Karadeniz’in çalışmaları, bilim dünyasında geniş bir etki yaratmış ve biyoteknoloji alanındaki ilerlemelere katkı sağlamıştır. Onun liderliğindeki projeler, genetik mühendislik, gen terapisi ve çevre biyolojisi gibi alanlarda önemli keşiflere zemin hazırlamıştır. Bir önceki yazımız olan 8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 266-272-273-274. Sayfa Cevapları Hecce Yayıncılık başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz. |
08.12.2024, 15:46 |
Abone Mesaj Sayısı: Konu Sayısı: 2489 |
Akıl insanları diğer canlılardan ayıran en önemli özelliktir. |
HIZLI CEVAP YAZ |
Forum Diriliş | Yasal Uyarı |
Sitemizde bulunan tüm yazılar, konular, içerikler yol gösterici nitelikte genel bilgi vermek amacıyla hazırlanmıştır. |