21 Kasım 2024, 16:49 |
6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 35-36-37-38-39 Cevapları MEB Yayınları6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 35-36-37-38-39 Cevapları MEB Yayınlarıİçindekiler
6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Türkiye’m Dinleme Metni Cevapları MEB Yayınları6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 35. Sayfa Cevapları MEB YayınlarıKendini konuşanın yerine koyarak dinleme yöntemiyle “Türkiye’m” adlı şiiri önce dinleyiniz, ardından metinle ilgili aşağıdaki soruları cevaplayınız. Şair, şiiri hangi duygularla yazmış olabilir? Cevap: Türkiye sevgisi ile, ülkemize olan derin sevgisi ile yazmıştır. Şair, şiir için neden “Türkiye’m” başlığını kullanmış olabilir? Siz olsaydınız hangi başlığı kullanırdınız? Niçin? Cevap: Şair, Türkiye’m diyerek memleketini sahiplenmiştir. Kendi vatanı olduğu ve çok sevdiği için bu şekilde başlık kullanmıştır. Ben olsaydım Vatanım, Memleketim, Canım Türkiye’m gibi başlıklar kullanırdım. 1. ETKİNLİK Metni bir kez daha dinleyerek metinde anlamını bilmediğiniz sözcük ve sözcük gruplarının anlamlarını tahmin ediniz. Ardından bu sözcüklerin anlamlarını TDK Güncel Türkçe Sözlük’ten öğrenerek bu sözcükleri ve bu sözcüklerin anlamlarını “Benim Sözlüğüm” defterine yazınız. Yazdığınız her sözcükle bir cümle kurarak cümlenizi sınıfta arkadaşlarınızla paylaşınız. Cevap: Çiğdem Tahminim: Çiçek Sözlük anlamı: Zambakgillerden, türlü renklerde çiçek açan, çok yıllık, yumrulu bir kır bitkisi Örnek cümle: Çiğdemler açınca bahar geldiğini anladım. Urba Tahminim: Elbise Zeybek Tahminim: Ege Bölgesi halk oyunu 2. ETKİNLİK 6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 36. Sayfa Cevapları MEB YayınlarıMetinle ilgili aşağıdaki soruları cevaplayınız. Şiir, duygu ve düşüncelerinizde herhangi bir değişikliğe yol açtı mı? Açıklayınız. Cevap: Çok sevdiğim vatanımı, daha çok sevmeye başladım. Sizce şair, ülkemizin güzelliklerini, değerini etkili bir şekilde anlatabilmiş midir? Açıklayınız. Cevap: Şair, ülkemizin güzelliklerinden daha çok ülkemize duyduğu derin sevgiyi anlatmıştır. Sizden ülkemizle ilgili bir şiir yazmanız istenseydi neler anlatırdınız? Cevap: Ülkemizin güzelliklerini anlatan bir şiir yazardım. 3. ETKİNLİK Aşağıdaki cümlelerde bulunan her boşluğa, verilenlerden uygun olanı yazınız. mı / mı / mu / mü Cevap: • Kütüphaneden ödünç kitap aldın mı? Boşluklara yazdığınız sözcüklerin cümleye kattığı anlamı söyleyiniz. Cevap: Cümleye soru anlamı katmıştır. Türkçede soru oluşturmada kullanılan “mı, mi, mu, mü” eklerine soru eki denir. Bu ek ayrı yazılır. Soru ekinden sonra gelen ekler, bu eke bitişik olarak yazılır. Soru ekini (mi) kullanarak defterinize beş tane soru cümlesi yazınız. Cevap: Arkadaşından defteri aldın mı? Kitapları eve getirdin mi? Yarın sinemaya gidelim mi? Yediğin yemek güzel mi? Kırılan oyuncak tamir olur mu? 4. ETKİNLİK Dinlediğiniz metnin konusu ve ana duygusunu belirleyerek uygun yere yazınız. Cevap: Metnin konusu nedir? Cevap: Türkiye’nin insanı ile, doğası ile, kültürü ile güzellikleri. Metnin ana duygusu nedir? Cevap: Memleket sevgisi 6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 37. Sayfa Cevapları MEB Yayınları5. ETKİNLİK Aşağıdaki form üzerinde, ülkemizin dünyada daha iyi tanınmasına katkıda bulunmak amaçlı bir proje taslağı hazırlayınız. Hazırladığınız taslağı sınıfta arkadaşlarınızla paylaşınız. Cevap: 6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 38. Sayfa Cevapları MEB Yayınları6. ETKİNLİK Aşağıdaki cümlelerde yer alan yabancı kökenli ve dilimize henüz yerleşmemiş sözcükleri bulunuz ve örnekteki gibi Türkçe karşılıkları ile eşleştiriniz. kendiliğinden-zihniyet, anlayış-taklit-eğilim-bilgisayar korsanı-saldırgan-bağlantı-alışkanlık Cevap: Yabancı dillerden alınmış, dilimize henüz yerleşmemiş sözcüklerin Türkçe karşılıklarını kullanmak neden önemlidir? Açıklayınız. Cevap: Türkçe dilinin korunması için, yabancı kelimeleri kullanmamak gerekir. Dil bir ülkenin kültürel ögelerinin başında gelir. Dilimizin sade, anlaşılır ve yabancı kelimelerden arınması gerekir. 7. ETKİNLİK Karamanoğlu Mehmet Bey’in aşağıdaki sözünü okuyunuz. Bu sözün sizde uyandırdığı düşünceler ile ilgili hazırlıksız bir konuşma yapınız. Konuşmanız sırasında yabancı dillerden alınmış, dilimize henüz yerleşmemiş sözcüklerin Türkçe karşılıklarını kullanmaya özen gösteriniz. Bugünden sonra divanda, dergâhta, mecliste ve meydanda Türkçeden başka dil kullanılmayacaktır.” Cevap: Türkçe dilinin korunması ve gelecek nesillere sade, yalın ve anlaşılır şekilde aktarılması için yabancı kelimeleri kullanmamak gerekir. Şayet ülkemizin her yerinde Türkçemizi kullanırsak kültürümüzü de yaşatmış oluruz. 8. ETKİNLİK Sınıfa getirdiğiniz araç gereçleri kullanarak Türkçemizin güzel ve doğru kullanılması ile ilgili bir afiş tasarlayınız. Tasarladığınız afişi, öğretmeninizin rehberliğinde sınıf panosunda paylaşınız. Cevap: 6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 39. Sayfa Cevapları MEB Yayınları9. ETKİNLİK Anadolu, sevgi, kültür, misafir, gelenek” sözcüklerine de yer verdiğiniz hikâye edici bir metin yazınız. Yazınızda yabancı dillerden alınmış, dilimize henüz yerleşmemiş sözcükler kullanmamaya dikkat ediniz. Metninize uygun bir başlık bulunuz. Cevap: ANADOLUAnadolu’nun doğusunda, yüzyıllardır ayakta duran küçük bir köy vardı. Bu köy, zengin tarihi ve derin kökleriyle bilinir, nesiller boyu aktarılan gelenekleriyle insanları büyülerdi. Yıllardır topraklarına bereket yağmış, kültürüyle ün salmıştı. Her sabah güneş dağların ardında yükselirken, köy halkı sabah işlerine koyulur, tarlalarda alın teri dökerdi. Ancak bu köyü diğerlerinden ayıran, sadece doğasının güzelliği değil, insanlarının yüreğinde taşıdığı o engin sevgiydi. Anadolu’nun misafirperverliği dillere destandı. Bir gün, uzaklardan gelen bir yolcu, köyün meydanında belirdi. Yorgundu, fakat yüzünde bir merak vardı. Köyün yaşlılarından biri olan Dede Ali, hemen onu fark etti ve elini sallayarak yanına çağırdı. “Gel oğul,” dedi, “Bizde misafir baş tacıdır. Ne yol yorgunluğu ne dert, önce bir bardak çay içelim.” Yolcu, Dede Ali’nin davetini geri çevirmedi ve birlikte köy evine doğru yürüdüler. Yolda, köyün taş sokakları boyunca uzanan eski evlerin önünden geçtiler. Her evin penceresinden mis kokulu yemekler, gülüşmeler ve sohbet sesleri yükseliyordu. Evlerin kapıları ardına kadar açık, çocuklar sokaklarda neşeyle koşturuyordu. Anadolu’nun geleneği olan bu açık kapılar, misafire her zaman “buyur” derdi. Evde, sıcak bir çorba ve tandır ekmeği ile kurulan sofra, misafirin gözlerini doldurdu. “Bu kadar sevgi ve hoşgörüyü bir arada nerede bulabilirim?” diye düşündü kendi kendine. Sofrada yapılan sohbetlerde, köyün tarihinden, eski geleneklerinden, bayramlarda yapılan büyük kutlamalardan bahsedildi. Herkesin birbirine olan saygısı, sevgi dolu yaklaşımları, Anadolu’nun ruhunu yansıtır gibiydi. Yolcu, o gece köyde kaldı ve sabah olduğunda Dede Ali’ye veda etmeye hazırlandığında ona şöyle dedi: “Bu köy bana sadece misafirperverliğin ne olduğunu değil, sevginin ve kültürün nasıl nesilden nesile aktarıldığını da gösterdi. Her adımında bir gelenek, her sohbetinde bir dostluk var.” Dede Ali gülümseyerek yanıt verdi: “Anadolu toprakları, sevgiyi ve hoşgörüyü yeşertir oğlum. Misafirimiz olduğun sürece, bu topraklar senin de evindir.” Yolcu, gönlü dolu, kalbi ısınmış bir şekilde köyden ayrıldı. O köy, artık onun hafızasında sadece bir durak değil, hayatı boyunca anlatacağı bir hatıraydı.
|
Forum Diriliş | Yasal Uyarı |
Sitemizde bulunan tüm yazılar, konular, içerikler yol gösterici nitelikte genel bilgi vermek amacıyla hazırlanmıştır. |