28 Kasım 2024, 20:17 |
5. Sınıf Türkçe 2. Ders Kitabı Cevapları (Sayfa 12-21 Arası)5. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Cevapları (2. Kitap) Sayfa 12-13-14-15-16-17-18-19-20-21 MEB Yayınları etkinlik cevaplarını burada bulabilirsiniz. 4. Tema Geleneklerimiz: Nasreddin Hoca Metni Etkinlik Cevapları 5. Sınıf Türkçe (2.Kitap) MEB Yayınları 5. Sınıf MEB Yayınları Türkçe Ders Kitabı Sayfa 12-13-14-15-16-17-18-19-20-21-22 Cevapları (Nasreddin Hoca)İçindekiler
5. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 12. Sayfa Cevapları MEB Yayınları (2. Ders Kitabı)KEŞİF YOLCULUĞUNasrettin Hoca hakkında edindiğiniz bilgileri arkadaşlarınızla paylaşınız. NASRETTİN HOCATürk-İslam Kültürü filozoflarından, büyük bilge ve gülmece ustası Nasreddin Hoca, 1208 yılında Eskişehir’in Sivrihisar İlçesine bağlı Hortu Köyünde, şimdiki adı Nasreddin Hoca Mahallesinde dünyaya gelmiştir. İlköğrenimini, din görevlisi olan babasından alan Nasreddin Hoca daha sonraları Sivrihisar ve Konya Medreselerinde öğrenimine devan etmiştir. Kendi köyünde ve Sivrihisar’da imamlık ve vaizlik görevlerinde bulunmasının ardından ilim tahsilini tamamlamak üzere Akşehir’e gitmiştir. Burada Seyyid Mahmut Hayrani, Seyyid Hacı İbrahim Veli gibi devrinin tanınmış bilgin ve arif kişilerinden dersler almıştır. Nasreddin Hoca milli kültürümüze mal olmuş bir halk filozofudur. Türk Dünyasında, İslam aleminde bilinir ve sevilir. Azerbaycan’da Molla Nasreddin, Kazakistan’da Koja Nasreddin ve Özbekistan’da Nasreddin Efendi olarak anılır. Fıkralarının tamamında sağlam bir dünya görüşü olan Nasreddin Hoca, efsaneleşmiş bir halk insanıdır. Yıkıcı değil yapıcıdır. İnsanı önce güldürür, sonra düşündürür. Her sözünde bir hikmet vardır. Günlük hayatın her safhası onun fıkralarında yer alır. Nasreddin Hoca, Türk milletinin mizah anlayışının ve zekasının sembolüdür. Nasreddin Hoca—Ben Zaten İnecektim FıkrasıGünün birinde Hoca Efendi pazara gitmek için eşeğine biner ve yola koyulur. Bir süre gittikten sonra eşek huysuzlanır ve ardından hoplayıp zıplamaya başlar. Derken Nasreddin Hoca da eşekten düşüverir. Düşer düşmesine de çevresine toplanan çocuklar toplu hâlde bağırmaya başlarlar: “Nasreddin Hoca eşekten düştü, Nasreddin Hoca eşekten düştü.” Hoca, şöyle bir sağına soluna baktıktan sonra büyüklerden kimselerin olmadığını görünce eşe dosta rezil olmamak için; “Çocuklar, eşekten düşmedim, ben zaten eşekten inecektim.” deyiverir. Öğrendiğiniz fıkrayı sınıfta arkadaşlarınıza anlatınız. Cevap: Nasreddin Hoca—Ben Zaten İnecektim Fıkrası Günün birinde Hoca Efendi pazara gitmek için eşeğine biner ve yola koyulur. Bir süre gittikten sonra eşek huysuzlanır ve ardından hoplayıp zıplamaya başlar. Derken Nasreddin Hoca da eşekten düşüverir. Düşer düşmesine de çevresine toplanan çocuklar toplu hâlde bağırmaya başlarlar: “Nasreddin Hoca eşekten düştü, Nasreddin Hoca eşekten düştü.” Hoca, şöyle bir sağına soluna baktıktan sonra büyüklerden kimselerin olmadığını görünce eşe dosta rezil olmamak için; “Çocuklar, eşekten düşmedim, ben zaten eşekten inecektim.” deyiverir. Okuma sürecinizi tema sonundaki “Okuma Becerisi Öz Değerlendirme Ölçeği’ni kullanarak değerlendiriniz. 5. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 14. Sayfa Cevapları MEB Yayınları (2. Ders Kitabı)1. ETKİNLİKAşağıda verilen karşılıklı konuşmadaki boşlukları yönergeler doğrultusunda tamamlayınız. Cümlelerin konusunu ve içeriğini inceleyiniz. Cevap: Merhaba! Bugün Nasrettin Hocanın fıkralarından birini işledik. Fıkralarının ne kadar komik ve ilginç olduklarını fark ettim. Sen ne düşünüyorsun? Cevap: Bence fıkralar önemli mesajları ve öğütleri etkili ve komik şekilde verebilmektedir. Yani, insanlara direk nasihat vermek karşıdaki kişiyi sıkabilmektedir. Oysa, fıkralar bu nasihatleri kısa, öz ve komik şekilde vermektedir. Örneğin Nasreddin Hoca’nın “Kazan doğurdu, kazan öldü” fıkrası insanların işlerine gelen şeye inanmaları, menfaatlerine ters düşen bir olaya inanmaması çok güzel bir şekilde anlatılmıştır. Evet, haklısın. Ben de o fıkrayı çok seviyorum. Hoca, komik hikâyeler anlatarak güldürüyor, düşündürüyor ve insanlara doğru yolu gösteriyor. Bu yüzden herkes onu çok seviyor. Cevap: Nasreddin Hoca, aynı zamanda bizim kültürümüzün yaşatılması konusunda önemli bir görevi yerine getiriyor. Fıkraları sürekli anlatılarak kültürümüz de yaşatılmış oluyor. Aynen öyle. Nasrettin Hocanın fıkraları, bizim kültürümüzün bir parçasıdır. Fıkralarıyla hem eğleniyoruz hem de öğreniyoruz. Onun fıkralarını hep anlatmalıyız ki Nasrettin Hoca unutulmasın. Cevap: İnsanlar bir şey öğreneceklerse Nasreddin Hoca’nın fıkralarını okumalı. Sadece gülmek için değil, aynı zamanda düşünmek, ders çıkarmak ve olaylar karşısında neler yapmasını bilmek açısından da önemli. Kesinlikle! Nasrettin Hocanın fıkralarıyla gülmek, düşünmek ve öğrenmek çok güzel! Onun öğrettiklerini hep hatırlamalıyız. Cevap: Evet, bizlere bu konuda bir çok görev düşmektedir. Bunların en önemlisi ise Nasreddin Hoca ve bu kültürü yaşatmak olmalıdır. 5. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 15. Sayfa Cevapları MEB Yayınları (2. Ders Kitabı)2. ETKİNLİKAşağıdaki soruların cevaplarını metinden hareketle defterinize yazınız. Mutlu olmak için Nasrettin Hoca çocuklardan neler yapmalarını istemektedir? Cevap: Nasrettin Hoca mutlu olmak için çocukların fıkralarını okumalarını, hayata gülümseyerek bakmalarını, çalışkan, başarılı, ahlaklı çocuklar olmalarını istiyor. Nasrettin Hocanın yaşadığı dönemde hangi sorunlar vardı? Cevap: Nasrettin Hoca’nın yaşadığı dönemde savaşlar, işgaller, ekonomik sıkıntılar vardı. İnsanlar hayata küsmüş gibiydiler. Geleceğe dair umutları kaybolmuştu. Bu sorunların çözümü için Nasrettin Hoca nasıl bir yol bulmuştur? Bu çözüm yoluyla ilgili ne düşünüyorsunuz? Cevap: Nasrettin Hoca, bu sorunların çözümü için eğitici bir yol bulmuştur. Fıkralar anlatmaya başlamıştır. Nerede içinde yanlışlık olan bir olay görse hemen bunu fıkra hâline getirip anlatıyordu. Bu çözüm yolu çok güzel. Hem insanları kırmıyor hem de vermek istediği dersleri, öğütleri güldürerek veriyormuş. Nasrettin Hoca fıkralarının dünyaya yayılmasının sebebi ne olabilir? Söyleyiniz. Cevap: Nasrettin Hoca fıkralarının dünyaya yayılmasının sebebi, Hoca’nın verdiği öğütlerin, mesajların ve derslerin tüm insanlara vermesidir. Nasrettin Hocaya bir soru sorma imkânınız olsaydı ne sorardınız? Cevap: Nasreddin Hoca’ya bir soru sorma imkanım olsa ona, gerçekten gülerek mi doğdunuz yoksa şaka mı yapıyorsunuz derdim. 3. ETKİNLİKAşağıda verilen durumlarda yaşananları metinden ve önceki bilgilerinizden yola çıkarak ilgili yerlere yazınız. Cevap: Fıkralarını İlk Anlattığında Yaşanan Durum: İnsanlar fıkraları komik bulmaları ve gülmeleri. Fıkralarını Anlattıktan Sonra Yaşanan Durum: Hoca’nın fıkrayı niçin anlattığını düşünüp bir ders çıkarmaları ve düşünmeleri. 4. ETKİNLİKOkuduğunuz metnin içeriğini en iyi yansıtan kelime ve kelime grupları hangileridir? Aşağıya yazınız. Cevap: Nasrettin Hoca, fıkra, çocuklar, gülmek, komik, Sivrihisar, Akşehir, ders çıkartmak. Sadece yazdığınız kelimelerden hareketle metnin içeriği tahmin edilebilir mi? Nedenleriyle söyleyiniz. Cevap: Evet tahmin edilebilir. Çünkü bu kelimeler metinde en çok geçen ve bize bir fikir veren anahtar kelimelerdir. 5. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 16. Sayfa Cevapları MEB Yayınları (2. Ders Kitabı)5. ETKİNLİKAşağıdaki paragrafı koyu harflerle yazılan kelime gruplarına dikkat ederek okuyunuz. Nasrettin Hoca, Türk halk kültürünün en renkli karakterlerinden biridir. Yaşadığı dönemin sorunlarını nükteli hikâyecikler aracılığıyla aktararak insanlara yol göstermiştir. Fıkraları içinde derin bir mesaj barındırırken aynı zamanda hazırcevap kişiliğiyle bizleri gülümsetir. O, bilgelik dolu öğütleriyle insanların kalbinde taht kurmuştur. Bu kelime gruplarının sadece son kelimesini kullanarak paragrafı örnekteki gibi tekrar yazınız. Cevap: Nasrettin Hoca, Türk halk kültürünün. karakterlerinden biridir. Yaşadığı dönemin sorunlarını hikâyecikler aracılığıyla aktararak insanlara yol göstermiştir. Fıkraları içinde mesaj barındırırken aynı zamanda kişiliğiyle bizleri gülümsetir. O, öğütleriyle insanların kalbinde taht kurmuştur. Paragrafı tekrar yazdığınızda paragrafta anlam olarak nasıl bir değişim oldu? Açıklayınız. Cevap: Metin daha düz ve anlatılmak istenen düşüncenin etkisini azaltmıştır. 6. ETKİNLİKMetinden alınan aşağıdaki cümleleri ilgili kavramlarla eşleştiriniz. Boşta kalan seçenekte Nasrettin Hoca sizden ne yapmanızı beklemektedir? Söyleyiniz. Cevap: 5. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 17. Sayfa Cevapları MEB Yayınları (2. Ders Kitabı)7. ETKİNLİKAşağıda “İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsilî Listesi”nden alınmış bazı unsurlar verilmiştir. Listedeki bu unsurlarla ilgili verilen bilgilerden doğru olanların başına (D), yanlış olanların başına (Y) yazınız. Cevap: “İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsilî Listesi”ndeki “Nasreddin Hoca Fıkra Anlatma Geleneğinin farklı adlarla ifade edilmesinin sebebi nedir? Listedeki farklı ülkelerde “Nasreddin Hoca Fıkra Anlatma Geleneğinin aynı içerikte olmasının sebebi nedir? Düşüncelerinizi gerekçelendirerek söyleyiniz. Cevap: İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsilî Listesi’ndeki Nasreddin Hoca Fıkra Anlatma Geleneğinin farklı adlarla ifade edilmesinin sebebi, bu ülkelerin hepsinde Türkçe dili konuşulmasıdır. Bu ülkelere Türki Ülkeler denmektedir. Türk kültür ve gelenekleri her yerde hemen hemen aynıdır. Bu nedenle fıkra anlatma geleneği aynı içeriktedir. 5. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 18. Sayfa Cevapları MEB Yayınları (2. Ders Kitabı)8. ETKİNLİKAşağıda verilen cümleleri inceleyiniz. Karşılaştırılanlar ile karşılaştırma yönünü örnekteki gibi yazınız. Cevap: 9. ETKİNLİKOdasını toplamak istemediği için ipe un serip annesini oyalıyordu.” cümlesindeki “ipe un sermek” deyimi hangi anlamı vermek için kullanılmıştır? Arkadaşlarınızla tartışınız. Cevap: Odasını toplamak istemediği için ipe un serip annesini oyalıyordu.” cümlesindeki “ipe un sermek” deyimi geçersiz birtakım nedenler ileri sürerek istenilen işi yapmaktan kaçınmak anlamında kullanılmıştır. Aşağıdaki Nasrettin Hoca fıkrasını okuyunuz. HANIM İPE UN SERMİŞ Günün birinde komşularından biri Nasreddin Hocadan çamaşır ipini ister. Komşunun tavrı Nasreddin Hocanın hiç hoşuna gitmez, çünkü komşu aldığı emaneti geri vermeyen biridir. 5. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 19. Sayfa Cevapları MEB Yayınları (2. Ders Kitabı)Okuduğunuz fıkradaki sorunun çözümüne yönelik aşağıdaki yönergeler doğrultusunda bir konuşma yapınız. • Okuduğunuz fıkradaki sorunu belirleyiniz. Cevap: Ben kırmızı şapkayı seçiyorum. (Duygusal bakış açısı) Değerli Öğretmenim ve Sevgili Arkadaşlarım, Bazı insanların huylarını beğenmesek bile onları olduğu gibi kabul etmek gerekir. Nasreddin Hoca Komşusunun huyunu biliyor ve vereceği ipin belki de geri gelmeyeceğini tahmin ederek vermek istemiyor. Hoca bu konuda haklı olabilir. Ama, belki komşusunun maddi durumu iyi değil ve ip alacak parası yok. Altı üstü bir ip işte (!) Kaç kuruş eder ki? Geri getirmese de olur. Önemli olan komşusunun bir ihtiyacını görmek olsa gerek. Bir ip için komşusunu kırmaya gerek yok bence. Unutmayalım ki “Komşu komşunun külüne muhtaçtır.” Arkadaşlarınızdan birinin konuşmasını aşağıdaki “Akran Değerlendirme Ölçeği”nde verilen ölçütlere göre değerlendiriniz. Cevap: 5. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 20. Sayfa Cevapları MEB Yayınları (2. Ders Kitabı)10. ETKİNLİKKarekodu okutarak çoklu ortamı izleyiniz. İzlediğinizi değerlendirmek üzere aşağıdaki ölçütlerden birini belirleyiniz. Toplumsal Değerler Ölçütü: Hikâyede vurgulanan toplumsal değerler Cevap: Ben kahramanlık ölçütünü seçtim. Belirlediğiniz ölçütle ilgili bilgileri bulmak için metni inceleyiniz. İnceleme yaparken aşağıdaki sorulara cevap arayınız. Hangi olaylar ve karakterler belirlediğiniz ölçütle ilgilidir? Cevap: Dirse oğlu Boğaç Han’ın gösterdiği kahramanlık ve cesaretten dolayı seçtim. Bu olaylar ve karakterler ölçütü nasıl yansıtmaktadır? Cevap: Bu olay ve karakterler, cesaret, gözü pek ve kahramanlık yansıtmaktadır. Yaptığınız inceleme sonucunda ulaştığınız bilgileri belirlediğiniz ölçütle karşılaştırınız. Karşılaştırma yaparken aşağıdaki adımları izleyiniz. Hikâyedeki olayları ve karakterleri belirlediğiniz ölçüt açısından değerlendiriniz. Ölçütünüzü yansıtan ve yansıtmayan yönleri belirleyiniz. Cevap: Hikâyedeki olay ve karakterler kahramanlık ölçütünü yansıttı. Karşılaştırma sonucunda elde ettiğiniz bilgilerden hareketle bir sonuca ulaşınız. Ulaştığınız sonuca göre aşağıdaki sorular çerçevesinde bir konuşma yapınız. Cevap: Dede Korkut hikayelerinde yer alan kahramanlık öyküleri Dirse Oğlu Boğaç Han’da da bulunmaktadır. Boğaç Han oldukça cesur biridir. Boğayı durdurmuş ve halkın gözünde bir kahraman olmuştur. Hikâye belirlediğiniz ölçüte uygun mu? Cevap: Evet, uygun. Hikâye ölçütünüzün önemini ve doğruluğunu destekliyor mu? Cevap: Evet, destekliyor. Ölçütünüz hikâyeyi daha iyi anlamanızı sağladı mı? Cevap: Evet, sağladı. 11. ETKİNLİKDede Korkut’la ilgili aşağıdaki paragrafı okuyunuz. DEDE KORKUT Dede Korkut, Türk edebiyatının en önemli ve eski eserlerinden biri olan “Dede Korkut Hikâyeleri’nin bilge anlatıcısıdır. Oğuz Türklerinin destansı kahramanlık hikâyelerini anlatan Dede Korkut, aynı zamanda Türk kültürünün, geleneklerinin ve değerlerinin de taşıyıcısıdır. Dede Korkut, hikâyelerinde cesaret, sadakat, aile bağları ve adalet gibi evrensel temaları işlerken aynı zamanda Türk milletinin tarihsel yaşam biçimini, inançlarını ve sosyal yapısını da yansıtır. Hikâyelerdeki kahramanlar, zorluklar karşısında gösterdikleri dirayet ve erdemleriyle okuyuculara ilham verir. “Dede Korkut Hikâyeleri”, günümüzde de Türk kültürünün ve edebiyatının temel taşlarından biri olarak değerini korumakta ve nesilden nesile aktarılmaya devam etmektedir. 5. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 21. Sayfa Cevapları MEB Yayınları (2. Ders Kitabı)Okuduğunuz “Nasreddin Hoca” metni ile “Dede Korkut’la ilgili paragraftaki bilgilerden hareketle Türk kültürünün iki önemli ismini aşağıdaki yönergeler doğrultusunda karşılaştırdığınız bir yazı yazınız. Yazınızın amacı, hedef kitlesi, yazma aracı ve ortamını belirleyiniz. Cevap: Türk Kültürünün İki Dev İsmi Nasreddin Hoca ve Dede Korkut, Türk kültürünün çok önemli iki ismidir. İkisi de halkımızın çok sevdiği karakterlerdir. Nasreddin Hoca zeki, hazırcevap ve mizahi yönü ile öne çıkarken, Dede Korkut bilge kişiliği, kahramanlık öyküleri ve ağır başlılığı ile bilinmektedir. Her ikisi de Türk kültürüne çok önemli katkılar sağlamaktadır. Onların fıkraları ve hikayeleri nesilden nesile anlatılarak gelmiştir. Dede Korkut ve Nasreddin Hoca, geleneklerimizin, göreneklerimizin aktarılması bakımından da çok önemlidir. Onların fıkra ve hikayelerinde verdiği bilgiler, mesajlar buna en güzel örneklerdir. Bizlere düşen görev, bu Türk kültürünün iki dev ismini fıkraları ve hikayeleri ile yaşatmaya devam etmektir. Yazma sürecinizi tema sonundaki “Yazma Becerisi Öz Değerlendirme Ölçeği”ni kullanarak değerlendiriniz. BU GÖREV BİZİMBayram geleneklerimiz hakkında araştırma yapınız. Araştırmanızın amacını, neye ihtiyacınız olduğunu ve bilgiye nasıl erişeceğinizi düşünerek bir yol haritası oluşturunuz. Araştırmanızda genel ağ, sözlük, sosyal ağ ve kaynak kitapları kullanarak konuyla ilgili metin, belgesel, kısa film, çizgi film vb. okuma ve dinleme-izlemeye uygun kaynaklar belirleyiniz. Amacınıza ulaşıncaya kadar seçtikleriniz üzerinde değişim ve düzenlemeler yapınız. Belirlediğiniz kaynakları amaç, ilgi ve ihtiyaçlarınıza uygunluğu açısından değerlendiriniz. Gerekli durumda yeni kaynak ve materyallere ulaşabilirsiniz. Bu etkinlikte öğrendiklerinizden hareketle sonraki çalışma süreçlerine aktarmak istediklerinizi not alınız. Cevap: Bayramlar, kültürel ve dini anlamda önemli günlerdir ve özellikle ülkemizde çok özel geleneklerle kutlanır. Bayram gelenekleri, insanlar arasındaki bağları güçlendiren, dayanışma ve sevgi duygularını pekiştiren etkinliklerdir. Ülkemizde Ramazan ve Kurban Bayramı olarak iki dini bayram bulunmaktadır. Resmi ve milli bayramlarımız da coşkuyla kutlanmaktadır. Bu yazımızda dini bayram geleneklerimizi ele alacağız. Ramazan Bayramı Gelenekleri:Ramazan Bayramı, Müslümanların oruç tutarak geçirdiği Ramazan ayının bitimini kutlamak için yapılan bayramdır. Bayram sabahı, insanların camilerde toplanarak bayram namazını kılmaları en önemli gelenektendir. Namaz, genellikle sabah erken saatlerde kılınır ve sonrasında insanlar birbirlerine bayramlaşır. Bayramda büyükler, özellikle anneanneler, babaanneler, dedeler, akrabalar ve yaşlılar ziyaret edilir. Bayramlaşmak için evlerine gidilir, eller öpülür ve dualar istenir. Bayramda, tatlılar, özellikle şeker, baklava ve kurabiye gibi tatlılar misafirlere ikram edilir. Lokum ve çikolata da ikramlar arasındadır. Küçük çocuklara bayramda harçlık verilmesi geleneksel bir uygulamadır. Bu, çocukların bayramı neşeyle geçirmelerini sağlar. Bayramda insanlar birbirlerini ziyaret ederek “Bayramınız mübarek olsun” diyerek bayramlaşır. Bu, bir tür sosyal bağları güçlendiren ve dostlukları pekiştiren bir gelenektir. Kurban Bayramı Gelenekleri:Bu bayram adını kurban kesildiği için almıştır. Bayramın ilk gününde, sağlıklı ve yeterli maddi durumu olanlar kurbanlık hayvanlarını keserler. Kurban edilen hayvanın eti fakirlerle paylaşılır. Bayramda insanlar yakınlarını ziyaret eder, kurban etinden ikram eder ve bayramlaşır. Ayrıca hastalar, yaşlılar ve yalnız yaşayanlar da unutulmaz. Kurban etlerinin fakirlere ve ihtiyaç sahiplerine dağıtılması, bayramın en önemli geleneklerinden biridir. İnsanlar, yoksullara gıda yardımı yaparak bayramın manevi anlamını güçlendirir. Bayramda yeni kıyafetler giymek de bir gelenektir. Özellikle çocuklar, yeni giysilerle bayramı kutlarlar. Bir önceki yazımız olan 5. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 185-186-187-188-189 Cevapları MEB Yayınları başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz. |
HIZLI CEVAP YAZ |
Forum Diriliş | Yasal Uyarı |
Sitemizde bulunan tüm yazılar, konular, içerikler yol gösterici nitelikte genel bilgi vermek amacıyla hazırlanmıştır. |