4. Sınıf İnsan Hakları, Vatandaşlık Sayfa 37-38-39 Cevapları MEB

4. Sınıf İnsan Hakları, Vatandaşlık Ve Demokrasi Ders Kitabı Sayfa 37-38-39 Cevapları MEB Yayınları

Hak ve Özgürlüklerin İhlali Cevapları

4. Sınıf İnsan Hakları Vatandaşlık Ve Demokrasi Ders Kitabı Cevapları Sayfa 37

Hazırlık Çalışması

Aşağıdaki metni okuyarak soruları cevaplayınız.

FORSA

Badem bahçesinin yanı geniş bir bağdı. Bağın ortasındaki viran kulübenin kapısız girişinden bir ihtiyar çıktı. Saçı, sakalı bembeyazdı. Gök kadar boş, gök kadar sakin duran denize baktı, baktı…
– Hayırdır inşallah! dedi.
Duvarın dibindeki taş yığınlarına çöktü. Başını iki elinin arasına aldı. Gökle denizin birleştiği dumandan çizgiye dikkatle baktı fakat bir şey yoktu.

Bu, her gece uykusunda kendisini kurtarmak için birçok geminin pupa yelken geldiğini gören eski bir Türk forsasıydı. Esir olalı kırk seneden daha çok geçmişti. Otuz yaşında, dinç, yakışıklı, kuvvetli bir kahramanken Malta korsanlarının eline düşmüştü. Yirmi sene, iki zincirle iki ayağından rutubetli bir geminin dibine bağlanmış yaşadı. Zincirleri küflendi, çürüdü, kırıldı fakat onun çelikten daha sert adaleli bacaklarına bir şey olmadı. Forsa, yalnız abdest alamadığı için üzülürdü. Daima güneşin doğduğu tarafı sol ilerisine alır, gözlerini kıbleye çevirir, beş vakit namazını
gizli gizli, işaretle kılardı. Elli yaşına gelince korsanlar onu “Artık iyi kürek çekemez!” diye çıkarıp bu adada satmışlardı.

Efendisi bir çiftçiydi. On sene kuru ekmekle onun yanında çalıştı. Bütün ümidi memleketine, Edremit’e kavuşmaktı! Otuz sene içinde hiçbir zaman ümidini kesmedi.

En şanlı, en meşhur Türk gemicilerindendi. O zamanlar Türkeli’nde namı dillere destandı. Öyle denizlere gitmişti ki üzerinde dağlardan, adalardan büyük buz parçaları yüzüyordu. Gemisi altın, gümüş, inci, elmas, esir dolu vatana dönerken kenarsız deniz ortasında evlenmiş; oğlu Turgut, Çanakkale’yi geçerken doğmuştu. Şimdi kırk beş yaşında olmalıydı. Oğlu, acaba yaşıyor muydu?

Altmış yaşını geçtikten sonra efendisi, onu sözde azat etti. Bu, azat etmek değil; onu sokağa, açlığa, perişanlığa atmaktı. İhtiyar esir, bu viran bağın içindeki harap

4. Sınıf İnsan Hakları Vatandaşlık Ve Demokrasi Ders Kitabı Cevapları Sayfa 38

kulübeyi buldu. Kulübenin içine girdi. Kimse, ihtiyar esire bir şey demedi.
Eskiden beri gördüğü rüyaları yine görmeye başlamıştı. Kırk senelik bir rüya… Türklerin, Türk gemilerinin gelişi!

Gözlerini kurumuş elleriyle iyice ovdu. Denizin gökle birleştiği yere yine baktı. Evet, mutlaka geleceklerdi. Buna o kadar emindi ki… “Kırk sene görülen bir rüya yalan olmaz!” diyordu.

Kulübe duvarının dibine uzandı. Yavaş yavaş gözlerini kapadı. İhtiyar esir, rüyasında ağır bir Türk donanmasının limana girdiğini görüyordu. Türkler, kasabaya giden yola birkaç bölük asker çıkarmıştı. Al bayrağı uzaktan tanıdı. Kılıçlar, kalkanlar güneşin aksiyle parlıyordu…

– Bizimkiler! Bizimkiler! diye bağırarak uyandı. Limana baktı. Gerçekten, kalenin karşısına bir donanma gelmişti. Kadırgaların, yelkenlerin, küreklerin biçimine dikkat etti. Sarardı, gözlerini açtı. Kalbi hızla çarpmaya başladı. Ellerini göğsüne koydu. Bunlar Türk gemileriydi! Türk gemileri, kıyıya yanaşıyordu. Gözlerine inanamadı. Kırk senelik bir beklemenin son azmiyle davrandı. Badem ağaçlarının çiçekli gölgeleriyle
örtülü yolda yürüdü. Kıyıya doğru koştu.

Ömer SEYFETTİN, (Kısaltılmıştır)

1. Forsa metninde geçen Türk denizcinin hangi hakları kısıtlanmıştır? Düşüncelerinizi açıklayınız.

Cevap: Özgürlük hakkı, barınma hakkı, sağlıktan faydalanma hakkı kısıtlamıştır. Çünkü esir olarak yaşamıştır.

2. Türk denizcinin yerinde siz olsaydınız neler hissederdiniz? Düşüncelerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.

Cevap: Kendimi çok kötü hissederdim. Ne zaman özgürlüğe kavuşacağını bilmeden çok ağır şartlarda yaşamıştır. Psikolojim bozulurdu. Memleket, aile hasreti beni perişan ederdi.

3. Türk denizcinin yıllarca esir olarak yaşamasının kendisi ve ailesi için doğurduğu sonuçlar neler olmuştur? Düşüncelerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.

Cevap: Ailesi geçimini sağlamak için çok zorlanırdı. Çocukları çok zor durumda kalırdı. Özlem ve hasret insanları çok kötü etkilerdi. Ne öldüğünü, ne yaşadığını bilmemek çok kötü bir duygu olsa gerek.

4. Sınıf İnsan Hakları Vatandaşlık Ve Demokrasi Ders Kitabı Cevapları Sayfa 39

Tabloda günlük hayatta karşılaşılan durumlara ait örnekler verilmiştir. Örnekleri okuyarak yaşanan durumlar karşısında kişilerin neler hissettiklerini anlatan uygun yüz ifadelerini karşısındaki boşluğa yazınız.

Cevap:

Düşünelim Konuşalım

Kendi özgürlüğümüz için başkalarının özgürlüğünü ihlal edebilir miyiz?
Neden? Düşüncelerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.

Cevap: Kendi özgürlüğümüz için başkalarının özgürlüğü ihlal edilemez. Çünkü, insanların özgürlükleri, başka insanların özgürlüklerinin başladığı yere kadardır. Örneğin, müzik dinleme özgürlüğümüz varken, komşumuzu rahatsız edecek düzeyde ses açarak dinlemek özgürlük değildir. Çünkü artık orada komşunun dinleneme özgürlüğü başlamaktadır.

Bir önceki yazımız olan 4. Sınıf İnsan Hakları, Vatandaşlık Sayfa 35-36 Cevapları MEB başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.